“Geri bildirim, profesyonel gelişim için kullanılan bir iletişim formudur.” der Carl Gustav Jung
Geri bildirim verirken;
“İhtiyaç mı var yoksa istek mi?” sorusunun cevabına bakılmalı.
Öğrenen zihniyetten konuşmamız ve davranmamız, niyetimizin ve odağımızın ne olduğunun farkında olmamız geri bildirim verdiğimiz kişide etkimizi belirler.
Kişi değil durum odaklı olmalı,
Duyum ya da sezgi değil, gözlem paylaşılmalı,
Kesin ve açık olunmalı,
Durumun etkisi aktarılmalı,
Pozitif eylem önerisinde bulunulmalı,
Eylem ve değişim kararını karşı tarafa bırakın.
Peki geri bildirim alırken nasıl davranmalıyız?
Sakin kalarak mümkünse derin dinlemeli,
Anlamadığımız ya da gerekli olduğunu düşündüğümüzde açıklama istemeli,
Geri bildirimin gelişimimiz için bir hediye olduğunu düşünerek teşekkür etmeli,
Sonrasında bu geri bildirimin ne kadarının size geçtiğini, aksiyon almak ya da değişim başlatmak için gereklilik olup olamadığını düşünmeliyiz.
Geri bildirimi nasıl kullanmamalıyız,
Maske yöntemi olarak, (imalarda bulunarak, üstü kapalı şekilde anlatmaya çalışarak)
Silah olarak, (kişilerin gelişim alanları ile ilgili kendisi ile daha önce konuşmadan topluluk içinde söylemek)
Geri bildirimin maske yöntemi ile de silah yöntemi ile de kullanılması kişiler arası ilişkilere zarar verici niteliktedir.
Sandviç yöntemi olarak kullanılması ise gelişim beklenen alanların önem derecesinin azalmasına neden olabileceği için tercih edilmemelidir.
Etkin geri bildirim için;
1-Yapıcı ve gelişim odaklı geri bildirim vermeye gayret edelim
2-Net bir şekilde gözlemimizi paylaşalım
3-Geri bildirimi en fazla 48 saat içerisinde verelim
4-Güvene dayalı bir ilişki kuralım
5-Yargılayan zihniyetten uzak, öğrenen zihniyette kalalım
Kesinlikle Uzak kalmamız gereken 3 K
Kişiselleştirme
Kapsayıcı olma
Kalıcı kılma
“Doğru zamanda, doğru üslup ile verilen geri bildirimlerin, gelişimimize büyük katkıları olabilecek hediyeler olduğunu unutmayalım. “